Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 34,1625 | 34,2241 | |
EURO | 37,3730 | 37,4403 | |
BİR MESLEK NASIL YOK EDİLR?
Yazıma öncelikle sağlık mesleği nedir diye başlamak isterim sonrasında sırası ile nasıl yok ediliyoruz olgusunu anlatacağım.
Sağlık Meslekleri; sağlık hizmet sunumu çerçevesinde özgün görevi olan ve bu alanda çalışanları ifade etmektedir.
Sağlıkta hizmet sunumunda çalışan, sağlık meslek mensupları; görevlerini, almış oldukları eğitimler ile kazanmış oldukları mesleki bilgi ve beceriler doğrultusunda, verimlilik ve kalite gereklerine uygun olarak çalışmaktadır. Diğer sağlık çalışanları ile birlikte ekip anlayışı içerisinde, multidisipliner yaklaşımla ve sağlık hizmeti sunumunun devamlılığı esasına bağlı olarak sağlık hizmeti vermektedir.
Sağlık meslek sahipleri aldıkları eğitim, bilimsel etkinlik, danışmanlık, araştırma ve geliştirme faaliyetlerine ek olarak; kurumlarda eğitim amacıyla bulunan öğrencilerin eğitimine destek verebilmektedir. Sağlığın teşviki, geliştirilmesi ile ilgili faaliyetlere katılan ve destek veren sağlık meslek sahipleri; görevlerini yerine getirirken kendilerini veya diğer sağlık meslek sahiplerinin mesleki saygınlığını zedeleyecek davranışlardan uzak durmalıdır.
Ne yazık ki ülkemizde meslekler Neo-Liberal ekonominin etkisinde yok olmaya başladı ve meslekler ölürken yapılan işler sıradan bir iş gibi algısı ile sağlık meslekleri vasıf- sızlaştırılıyor.
Devlette sağlıkta söz sahibi bakanlık Sağlık Bakanlığına ve işverene göre sağlık mesleklerini herkes yapar olgusu oluşturuldu.
Oysaki;
Sağlıkla ilgili meslekler, Sağlık Bakanlığına bağlı Sağlık Meslekleri Kurulu tarafından özellikle belirlenen; sağlık meslek etiği ilkeleri, kamuda çalışan sağlık görevlileri etik davranış ilkeleri ile ilgili “Sağlık Meslek Mensupları ile Sağlık Hizmetlerinde Çalışan Diğer Meslek Mensuplarının İş ve Görev Tanımlarına Dair Yönetmelik” ve mevzuata uyarak, hasta haklarını gözetmelidir..
Yine her köşe başında açılan kamu, vakıf, özel SHMYO’larında mesleklerin program sayısı o kadar fazla ki iş piyasasının çok üzerinde olduğu için piyasada çok sayıda personel olduğu için ücretler yerlerde sürünüyor.
Kamuda istihdam politikası daralmış üç(3) kişinin yaptığı işleri bir (1) kişi yapar hale gelmiştir.
Yine Şehir Hastaneciliği modeli ile bazı meslekler taşeron firmalardan kanuni meslek icrasına yetkili kişiler aranmadan ucuz iş gücü nedeni ile neredeyse herkes istihdam edilir hale gelmiştir. Bu durum mesleklerde hataların oluşmasına hastaların tedavi sürelerinin uzamasına neden olurken özellikle laboratuvarlarda hatalar %30-35 oranların yükselirken sonuçların çıkma süreleri uzamıştır.
Örneğin Laboratuvar Teknikerliği eğitimi 120 SHMYO larında verilmektedir.
Her yıl yaklaşık 10.000 öğrenci mezun olmaktadır. Buradan YÖK ve Sağlık Bakanlığının programları iş sahasının gerçeklerine göre planlamadan sadece üniversitelerin program sayılarını artırmak ve ekonomik gelir elde etmek için yapıldığını görmek mümkündür.
Oysaki 2023 projeksiyonuna göre istihdam edilecek personel sayıları mezun olan öğrenci sayısının yarısından bile az ilen ne yazık ki 2021-2022 öğretim yılında 9600 öğrenci tıbbi laboratuvar programından mezun olmuştur. Şuana kadar bu bölümden yaklaşık 93.000 kişi mezun durumdadır.
2015-2023 projeksiyonuna göre istihdam edilecek Laboratuvar Teknikeri sayısı şuan140+135= 275 kişidir.
Sağlık Meslek Liselerinde verilen dört(4) yıllık eğitimin iptali sadece Adölsan vb. nedenler ile kapatılırken 2 yıllık SHMYO eğitiminin yeterli olduğunu söylemek hayalciliktir.
AB ülkelerinde bu eğitim üç(3) yıl altı(6) dönem yapılırken AKTS:192dir
Ülkemizde SHMYO AKTS :120 olması nedeni ile uluslar arası denklik almak bu ülkede ek dersleri alarak akradite olduktan sonra meslek icra edilebilmektedir.
Yani nereden tutarsanız elinizde kalan bir eğitim ve istihdam modeli
Bugün SHMYO larını 3yada 4 yıllık eğitime getirmek istesek önce YOK ve ilgili SHMYO ları karşı çıkacaktır. Nedeni Yeterli Eğitim Elemanı olmadığı ve derslik sayılarının yeterli olamadığıdır.
Yani biz bu SHMYO öğrencilerini bu okullara kabul ederken yaklaşık üç(3) yıl işsizlik sayısını düşürüyoruz. Ama sonrasında bu rakam katlanarak büyüyor ve işsiz üniversiteli sayısı ülke genelindeki oranı %3’ler oranında oluyor.
Bu kadar sorunu olan sağlık meslek profosyonelleri ne yazık ki örgütlülüğü tercih etmiyor ve saçma sapan bahanelerle bu meslek örgütlülüğünü tercih etmiyor. Sadece kısır döngüde KPSS gibi iki yılda bir yapılan sınav ile devlette ne iş olursa olsun yapmak için müracaata bulunuyor.
Meslek örgütlülüğü olmadığı müddetçe sorunların çözümü neredeyse hiç olmuyor. Sorunlar katlanarak devam ediyor.
Son dönemlerde meslek mensupları meslek örgütü oluşumu yerine sosyal medya üzerinden hak arayışına girmektedir. Bu durum tüzel kişilik olmayan platform ve diğer isimler adı altındaki kişiler ve topluluklar Sağlık Bakanlığı ile görüştüklerini ve etkin olduklarını ifade ederken bunun karşılığı yoktur.
Devlet karşısında tüzel kişilik(Meslek Derneği) yetkin güçtür. Bunun dışındakiler sadece şekilden ibarettir.
Sahada etkin olmayan ve güç oluşturmayan meslekler ezilip yok olmaya mahkumdur. Hep kullandığım bir sözle yazımı tamamlıyorum “OTURDUĞU YERDEN İŞ ÜRETEN TEK CANLI VARDIR,ÜRÜNÜ YUMURTADIR.BU ESNADA SADECE GÜRÜLTÜ ÇIKARTIR.”
Ne yazık ki sağlık meslekleri mensupları günümüzde sadece klavye kahramanlığı ve sanal alemde gürültü çıkartıyor..
Saygılarımla
Hüseyin AYHAN
Medikal Labder
Genel Başkan